1 Aralık 2011 Perşembe

5 Yıl önce, 5 yıl sonra


Minik aşkım;

İnsan hayatında kırılma anları vardır, asla eskisi gibi olmayacağını hissettiğin anlar. Aynı, babaannem vefat ettiğinde beni koruyacak, kollayacak kimsenin kalmadığını hissettiğim anlar gibi. Bu his 4 yıl boyunca sürdü, neden 4 yıl ? Çünkü o dört yılın sonunda anan hayatıma girdi aşkım, ama bu başka bir yazının konusu. Tüm malzemeyi bir kerede bitirmeyelim, yaşlandıkça yaratıcılığımı kaybediyorum çünkü :)

Derken bir pazar akşamı, hayatım boyunca unutamayacağım bir akşam. Annen ile gecenin bir körü can sıkıntısından yemek yediğimiz, sonra kendimizi dışarı attığımız o akşam. Bazı belirtilerden işkillenip gebelik testi için eczaneye gidip cebimizdeki son 4 lira ile test aldığımız o akşam, Eve dönerken Özge ve Cengiz ile karşılaşıp her mutlu anımızda, her üzüntülü anımızda yanımızda olan canımdan öte kardeşlerimle o mutlu haberi paylaştığımız o akşam. Bir insanın hayatında daha öte bir kırılma anı olabilir mi.

Annenin zor geçen hamileliği, cinsiyetinin kız olduğunu öğrendiğimiz gün gittiğimiz yemek, doğum tarihini aldığımız gün, minik tekmelerin, kalp atışların, dayın askere gittiği gece az kalsın erken doğumun, hangi bir hikayeyi anlatayım sana be meleğim.

Derken tam 5 yıl önce bugün, hatta muhtemelen bu yazıyı yayınlayacağım saatta aramıza katıldın. Senden önce sesin geldi koridora, ne kadar cazgır olacağını o an anladık ama kaçınılmaz kader, yapacak birşey yok :) Annene verdiğim söz üzerine göğsümdeki kılları traş edip seni emzirdim, şaka lan şaka anlatıcam o hikayeyi de :))))

İşte o günden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı aşkım. Zor dönemlerimiz de sen ayakta tutuyorsun bizi, minicik yüreğin bizimkinden çok çok büyük aslında. " Baba annem seni çoook seviyor, ama işten çok yorgun geliyor o yüzden sarılamıyor sana " diyip bana insanlık dersi verecek kadar büyük hem de. Gündüz canlı halini gördüğün balıkları akşam sofrada kızarmış görünce ağlayacak kadar duygusal, minicik çubuk krakerini bile bölüp paylaşacak kadar insancıl. Umarım içindeki o saflık hiç bozulmaz aşkım.

Beni sevindiren bir diğer yönün de öğrenmeye olan açlığın, kendi küçüklüğümü görüyorum sende, ben bu potansiyeli heba ettim, sen benim gibi olma aşkım.

Evet sanırım her zamanki gibi duygusala bağladım. Diyeceğim şu ki;

Seni herşeyden çok seviyoruz canım kızım. Doğumgünün kutlu olsun. Her kararında, her seçiminde belki korkarak, belki kızarak ama her zaman yanındayız meleğim. Yüzündeki gülümsemen hiç solmasın.

Dombik baban :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder